25 Ekim 2013 Cuma

RM STARK 2005




2005 senesinde bir hayır kurumunun açık arttırmasında satılmak üzere üretilmiş tek örnek:
" RM STARK 2005"


2001 yılında kurulan Richard Mille farklı yaklaşımıyla ürettiği saatlerle kısa denebilecek bir sürede saat dünyasında çok önemli bir yere yerleşti. Her biri adeta birer servet  değerinde olan RM Chronograph serisi kol saatlerini bir kaç kişilik kadrosuyla İsviçre'de üreten firma, marka prestijinin yanı sıra çok mütevazi bir duruş sergiliyor.

Yıllık adeta ağır sanayi cirolarına ulaşan Richard Mille, Rafael Nadal gibi marka elçileriyle her zaman göz önünde durmasını biliyor. 2012 senesinde Fransa Açık Tenis Turnuvası sırasında Rafael Nadal uyurken, otel odasından çalınan $376,000 değerindeki RM076 model saati medyada bir hayli yankı uyandırmıştı. Neyse ki kısa bir süre sonra otel personelinden biri tarafından çalındığı tespit edilen saat bulundu.

Bu markayı kullananlar çok dikkat etmeli; cepte taşınabilen bir Ferrari gibi... Kaybetmek bünyede sıkıntı yaratabilir.

Bir Richard Mille ve Philippe Starck tasarımı olan RM STARCK 2005 eşsiz bir saat, gerçek anlamda eşsiz. 

École Camondo farklılığını her tasarımında yansıtan Strack iç mimarlığının yanında aynı zamanda başarıl bir tasarımcı. Bu iki dehanın ortaklaşa oluşturduğu RM2005 ise görülmeye değer.

Richard MILLE    -    Philippe STRACK



Bu saatin tasarımı ve uygulaması mekanizma / kasa / kadran için bütünsel bir yaklaşım göstermektedir. Mekanizma şasi üzerine  4 adet titanyum vida ile sabitlenmiş.

Mekanizma Calibre RM 005-1. Tek Model 1/1. 
55 saat güç rezervi, 31 jewel, glucydur 3-arm balans, Yassı Nivarox denge zembereği, 28.800 A/h frekans.
Ölçüler: 53.85 x 35 mm.
Kalınlık: 11.40 mm. 



Bu saatin kasası açıkça belli olduğu gibi Philippe Strack tarafından tasarlandı. Beyaz altın olan kasanın her iki yüzü yansıtmazlık uygulanmış safir ile kapanmış. Saat 5 atm (50m) ye kadar su geçirmiyor. Bu saati koluna takıp dalmak isteyen varsa bunu göz ardı etmemeli, aksi taktirde dünyanın en pahalı Karagöz Balığını yiyebilirsiniz.


Bu saatin farklı ve çarpıcı bir diğer özelliği de kayışı. Kayış kasanın kayışla birleştiği alt sol köşesindeki düğmeye basarak açılıyor. Kayış boyu üretici tarafından kullanıcısının bileği için özel olarak ölçülendiriliyor. Taban plakası ve köprüler titanyum ve her bir parçası özel olarak tasarlanıp uygulanmış. Bu saate sahip olabilmek tam anlamıyla bir ayrıcalık.







23 Ekim 2013 Çarşamba

Rolex GMT-Master II

Hazır GMT saatlerden söz etmeye başlamışken Rolex'e değinmeden nedense duramıyorum.
Rolex GMT Master yeni görünümüyle çok seksi :)

Seramik işlemeli krom bezel, bu defa çift renk. Harika bir duruş sergileyen makyajlı yeni model sanki ilk defa görmüşçesine bir heyecan yarattı bende.  Rolex, asaletini bu modelde de çok iyi ve çarpıcı bir şekilde işlemiş.

Rolex GMT Master II


Farklı iki zaman dilimini gösterebilen bu model 1959 senesinde PAN AMERICAN hava yollarının ilk direkt New York - Moskova seferi sırasında mürettebat tarafından kullanılmış olan saattir. Güvenilirliği  ve mükemmel zaman tutuşu sayesinde Rolex GMT Master, sivil havacılık tarihinin altın çağındaki en iyi hava yolu şirketlerinden olan PANAM'ın resmi saat markası olarak kokpitteki yerini almıştır.


904L paslanmaz çelikten üretilen 40mm kasasıyla GMT Master her dönemde yenilenerek karşımıza çıkan ihtiyar bir delikanlı. Adeta sportif metal saatlere ilhamıyla standartlaşmış oyster kayışı ise saat dünyasının bir diğer vazgeçilmezi. Kesinlikle bu çelik olanını altın modeline tercih ederim doğrusu.







Greubel Forsey GMT



Greubel Forsey, bu saatle hem kendileri için hemde dünya için bir ilki gerçekleştirdiler. Dijital alt yapılı saatlerde aşikar olduğumuz dünya saati bu defa karşımıza mekanik bir saatte hatta mekanik bir kol saatinde çıkıyor.

GREUBEL FORSEY GMT
GREUBEL FORSEY GMT, yalnızca önceden belirlediğiniz bir bölgenin saatini kendi saat diliminiz ile birlikte göstermekle kalmayıp üzerindeki dünya figürü ile gerçekçi bir perspektifte tercih edilen bölgedeki günün saatini görsel olarak kavrayabilmemizi de sağlıyor.


Seçkin ve nitelikli bir yaklaşımla üretilen her Greubel Forsey gerek kısıtlı adet olarak üretimi gerekse fiyatı göz önüne alınınca her yerde görebileceğimiz cinsten bir saat değil. Her bir detayı yüksek kalitede ve mükemmel olarak işlenen bu marka, saat dünyasının titanlarından.



Beyaz altın olarak üretilmiş bu model 16,14 mm kasa kalınlığına sahip. 43,5mm çapındaki asimetrik yapısıyla 30 metre derinliğe (3 atm) kadar su geçirmiyor. Manuel kurmalı olan GMT'de  50 jewel mekanizma  ve 72 saaat güç rezervi var. 21,600 a/f  frenkasta çalışan mekanizmada çifte coaxial yuva mevcut.



Bu arada unutmadan eklemeliyim: Günümüz saat dünyasının öncü isimlerinden Laurent Picciotto'ya göre bu, kariyeri boyunca gördüğü en iyi 5 saatten biri...

Laurent Picciotto


Fiyatı da en az işlevleri ve yapısı kadar dudak uçuklatıcı: Eğer satılık olarak bulabilirseniz size sunulacak teklif €500,000.00 civarında olacaktır.



Konstantin Chaykin


Bugün yani 23 Ekim,  Rus saat üretiminin rönesansını başlatmış olan Konstantin Chaykin saat atölyesinin 10. kuruluş yılı. Atölyenin kurucusu ve isim babası olan  Konstantin Chaykin dünya saat piyasalarında tanınmış çok ünlü bir saat üreticisi ve mühendis. Kendine özgü tasarımlarıyla ve daha önce bu sektörde hiç denenmemiş yenilikleri saatlerinde kullanan Chaykin saat işinde Rusların da olduğunu her seferinde hatırlatır nitelikte bir tasarımcı. Nice başarılı 10 yıllara...


Konstantin Chaykin


Chaykin gerçekten çizgi dışı ve adeta birer imzası halini almış farklı tasarımlarıyla çok başarılı bir saat ustası.
Ayın evrelerini harika bir mekanikle yansıtan LUNOKHOD alışılmamış tasarımı ve çarpıcı görüntüsüyle tam anlamıyla bir kilometre taşı. Saatin kalbindeki minyatür ay tasviri 12mm'lik harika incilerle şekillendirilmiş. Ayın evreleri incinin çevresinde dönen siyah gümüş bir yarım küre ile gösteriliyor. Bu modelden sonra bu kulvara yaklaşımım tamamen değişti.


Lunokhod



Ayrıca 2012 yılında ürettiği CINEMA serisi saati ile başta da belirttiğim eşsiz uygulamalardan birini daha önceden hiç denenmemiş bir şekilde uyguladı. Mucit ve fotoğraf sanatçısı EADWEARD MUYBRIDGE'e ithafen tasarlanan bu serinin sinema animasyonu 19.yüzyılın sonlarında ilk sinema projektörlerinin çalışma esasına dayalı bir sistemle çalışmaktadır. Dört nala koşan o atı seyrederken 19.yüzyıl projektörünün ufak tıkırtılarını da duyabiliyorsunuz. 
Cinema


Farklı yaklaşımların bir diğer yansıması olan LEVITAS mükemmel biçimde yerleştirilmiş düzeneğiyle adeta havada duran kolları olan bir saat. Her detayında Konstantin Chaykin etkisi fark ediliyor.


Levitas




Etnik tasarımlar da yapan Chaykin, Hijra ve Shabbat ile ruhani dokunuşlar da sergilemiştir.



Hijra ve  Shabbat








Aston Martin

1960 Aston Martin DB4

Series II Coupe
Bond, James Bond... İşte ben bu repliği kendimi bildim bileli haftada en az bir kere duyarım, koyu bir Ian Flemming hayranıyım, nedense James Bond filmlerini tekrar tekrar izlemek bende bir refleks haline geldi; sıkıntıya karşı ciddi anlamda işe yarayan güzel bir refleks.
Bond'un, ilk olarak 1964 senesinde serinin üçüncü filmi olan Goldfinger'da kullandığı  BMT 216A  plakalı şu meşhur 1964 Aston Martin DB5 'ini bilmeyen hayranı olduğunu sanmıyorum.
James Bond'un 1964 Aston Martin DB5 'i


Kim bilir belki de bu yüzden hayatımın her döneminde en favori otomobil benim için Aston Martin olmuştur; hatta 1976-1990 arasında üretilmiş olan Lagonda bile...
Lagonda

Şimdi asıl konumuza geçelim, 1960 Aston Martin DB4.Soyunun tüm karakteristik özelliklerini tam olarak yansıtan bu model DB5'in büyük kardeşidir, ilk bakışta karıştırılabilirler.  1958-1963 yılları arasında toplam 1210 adet üretilen model arkadan çekişli ve motoru önde olarak tasarlanmıştı. Bu otomobil 240 beygir gücünde 3.7L  Tadeusz Marek tasarımı bir motora sahip. 9.3 saniyede 97km/h 'a ulaşabilen DB4'ün ulaşabildiği maksimum hız 224.2 km/h olarak kaydedilmiştir. Çok şükür ki "tamam param var bir tane edineyim" diye, piyasadan tabiri caizse  pat diye alınabilecek bir otomobil değil. Ama hiç satışa çıkarılmadığı da söylenemez.  İşte bu petrol rengi 1960 DB4 o satışa çıkan bir kaç cici'den biri...


Geniş kaputu ve yumurta sepeti desenli ön panjuru bu otomobilin çekiciliğini artırırken kulvarındaki çizgisini de daha belirgin bir hale getiriyor.


Adeta Aston Martin kimliği ile bütünleşmiş karakteristiği ile krom panjur, tampon ve far çerçeveleri bu aracın kısaca tanımlayabileceğiniz en çarpıcı görsel donanımlardan.


Krom dokunuşuyla tamamlanmış Aston Martin'in olmazsa olmaz yan havalandırma çıkışları, mükemmel yerleştirilmiş depo kapağı, kıvrımlı tamponları, jantları hatta kapı kolları bile bu otomobili ilginin tam odağına yerleştirmeye yeter de artar bile.



Estetik stop farları, karakteristik bagaj kapağı ve klasik bir Aston Martin çizgisi. Plaka aydınlatması bile üzerinde konuşulmaya değer.




Deri döşeme ve orijinal halı paspaslarının kondisyonu bu DB4'ü adeta dün fabrikadan çıkmış havasına bürümüş.



Aracın içinde de devam eden krom dokunuşlar her detayı göz alıcı hale getirirken Aston Martin efsanesinin de iz düşümü halinde.

Ahşap direksiyon simidi, krom çerçeveli göstergeler; göz kamaştıran bir çekicilik, bir Aston Martin klasiği.




Gelelim bu güzelliğin görünmeyen yerlerine; kalbine. Kaputun altında 4.2 litrelik profesyonelce elden geçmiş bir motora sahip. RSW egzantrikler, geniş bir besleme manifoldu, üçlü Weber karbüratör, elektronik ateşleme, K&N yüksek performans hava filtresi ve Harvey Bailey süspansiyon kiti bu araca yapılmış profesyonel dokunuşlardan yalnızca bir kısmı.





Ha bu arada içine bir şey koymaya kıyamayacağınız tertemiz bir de bagajı var :)


Aracın kullanma kılavuzu dahi mevcut. 



Bu araç çok iyi bilinen bir Aston Martin koleksiyonerinin koleksiyonundan çıkma. İlgilenen bayanlar yada baylar satıcıya aşağıdaki linkten ulaşabilirler.



http://goo.gl/5TDWY4


Güncelleme

Sizce de uzun süre satışta kalması mantıksız olmaz mıydı?

 SATILDI 







Regina


Hayattan tat almak; Dom Pérignon tadı almak...  

Biraz da farklı sularda dolaşalım: REGINA !



James Bond'un 50. yılında, son filminde boy gösteren süper yat Regina, Bodrum'da yapıldı. Bu tekne, Türkiye'nin en büyük yelkenlisi. Tam da Bond'un tarzına uygun eşsiz, adeta bir kuğu...

Regina


Son James Bond filmi Skyfall'un bir bölümü Türkiye'de çekildi. Filmin Fethiye'de çekilen sahnelerinde 56 metre boyundaki süper yat Regina kullanıldı. Ünlü oyuncuları ağırlayan bu yat, dünyanın ilgi odağı oldu. İşte bu lüks tekne, Bodrum'daki Pruva Yatçılık'ta yapıldı.





MALİKANE GİBİ
Yapımı 28 ay süren 56 metre boyundaki yat, 5 yelkeniyle Türkiye'nin en büyük yelkenlisi. İçinde mutfak, bar, güneşlenme alanı, yemek ve su sporu alanları bulunuyor. Ayrıca 12 misafir kabini ve tüm kabinlerde Led televizyon ve banyo da var. Yatın perdeleri de uzaktan kumandalı.  Bu harika teknede rahatınız için toplam 8 personel çalışıyor.



Bu arada, hayattan Regina ile Dom Pérignon tadı almak, eğer onu sahiplenmek isterseniz, gerçekten bir servet, ama son kuruşuna kadar bunu hak eden bir ayrıcalık: € 11.000.000,00






22 Ekim 2013 Salı

HUBLOT Classic Fusion Jeans





Chronopassion’dan Laurent Picciotto için maceraperest ruhunu yansıtan bir saat: 
HUBLOT Classic Fusion Jeans.

Classic Fusion Jeans


Kot kumaşı ve titanyum kombinasyonu gibi yenilikçi bir karışımla tasarlanan bu saat kullanıcısına modern şehir kovboyu görünümünü veriyor. Tecrübeli ve korkusuz Kovboy elindeki kementle zavallı kadını ve çocuğunu kurtarmak için hazır ve kendinden emin…


Laurent Picciotto


42mm ve 45mm olarak iki farklı modelde tasarlanıp üretilen Classic Fusion Jeans için saat üretiminde bir öncü olan Laurent Picciotto yine yeni bir projede HUBLOT tasarımcılarına ilham kaynağı oldu. 

Classic Fusion Jeans


Bu eşsiz İsviçre üretimi saat yalnızca mükemmel HUBLOT tarzını değil aynı zamanda maceraperest şehirli beylerin içinde yatan korkusuz ve yerinde duramayan kovboyu da yansıtıyor.

Klasik HUBLOT çizgisini yansıtan özel tasarım

Bu yeni tasarımın detaylarını merak edenler markanın web sitesine bence bir göz atmalılar, Classic Fusion Jeans'in yanı sıra HUBLOT harikulade birçok farklı fikrin ve tasarımın da kelimenin tam anlamıyla babası.